Diş eti hastalığı, dişleri çevreleyen ve destekleyen dokularda görülebilen bir enfeksiyon hastalığıdır. Dişleri çevreleyen dokularda görülebilen bu enfeksiyon durumu, tedavi edilmediğinde dişlerde kanama, ağız kokusu, sallanma ve hatta diş kaybına sebep olabilir. Genellikle ağrısız ilerleyen diş eti hastalıkları çoğunlukla ileri dönemlerde fark edilebilmektedir.
Dental plak ise, dişler üzerinde, temizlenmeyen gıda artıklarının birikimiyle oluşan mikrobik bir tabakadır. İçerisinde bulunan bakteriler, dental plak dişlerden uzaklaştırılmadığı zaman diş eti iltihaplanmaları başta olmak üzere birçok probleme yol açmaktadır. Dental plak belirtileri gözle görülebilen belirtilerdir. Özellikle fırçalama sonrasında bile dişler üzerinde bir tabakanın varlığının hissedilmesi en belirgin özelliktir. Bu tabakalar genellikle dişlerle aynı renkte olabildiği gibi bazen sarıya ve kahverengiye dönük renklerde de olabilmektedir. Ayrıca kötü ağız kokusu da belirtiler arasında yer almaktadır.
Uzun süre ağız ve diş temizliğinin ihmal edildiği durumlarda dental plak kalsifiye olarak, artık sadece fırçalamayla temizlenmesi mümkün olmayan diş taşlarının oluşumuna sebep olurlar. Özellikle tükürüğünün yapısına göre bazı kişilerde diş taşları temizlikten bağımsız olarak daha da sık görülebilmektedir. Bunun sonucunda diş plağı oluşumu riski de artmaktadır. Ayrıca yanlış diş fırçalama teknikleri ve diş ipi kullanmamak da dental plak oluşumunu tetikleyen bir diğer unsurdur.
Dental plak oluşumuna yol açan sebeplerin en önemlisi, özellikle yemek sonrası dişlerin hiç ya da yeteri kadar iyi fırçalanmaması sonucu biriken yemek artıklarıdır. Diş eti hastalıklarının önüne geçebilmek için ise doğru ve düzenli bir ağız bakım rutini oluşturulması gerekmektedir.